KURUMSAL
SON DUYURULAR

Mehmet Alp DİDİNMEZ Yazarın Tüm Yazıları

Tüm insanların hayatı ve geleceği, içinde yaşadığımız çevreye bağlıdır…
Güvenli, temiz, sağlıklı ve sürdürülebilir bir çevre; yaşam, sağlık, gıda, su ve sanitasyon hakları da dahil olmak üzere geniş bir yelpazedeki insan haklarından tam olarak yararlanmanın ayrılmaz bir parçası olarak kabul edilmektedir.
***
Bu bağlamda, 1972’de Stockholm’de düzenlenen Çevre Konferansı’ndan beri insan hakları ve çevre arasındaki ilişki Birleşmiş Milletler nezdinde irdelenmektedir. 1989’dan bu yana da İnsan Hakları Komisyonu tarafından çevre hakkı şemsiyesi altında değerlendirilebilecek konular üzerinde çalışmalar yapılmaktadır. Komisyon tarafından verilen ve doğrudan “İnsan Hakları ve Çevre” başlığını taşıyan ilk karar ise 1994 yılına tekabül etmektedir.
***
90’lı yılların ortalarından sonra daha da önem kazanan insan hakları ve çevre ilişkisi, ilerleyen yıllarda Birleşmiş Milletlerin insan hakları organları tarafından daha çok ele alınmıştır. Bu çerçevede; Mart 2012’de, İnsan Hakları Konseyi; güvenli, temiz, sağlıklı ve sürdürülebilir bir çevre için insan hakları yükümlülüklerini incelemek ve çevre politikalarında insan haklarının kullanımıyla ilgili en iyi uygulamaları teşvik etmekle görevli bir “İnsan Hakları ve Çevre Özel Raportörü”( Special Rapporteur on Human Rights and the Environment) atamaya karar vermiştir. 2012’nin Ağustos ayında ilk İnsan Hakları ve Çevre Raportörü olarak John Knox atanmıştır. John Knox’un görev süresi 2015 yılında yetkileri genişletilerek 3 yıllığına daha uzatılmıştır. 2018 yılında ise daha geniş yetkilerle görevi 3 yıllığına David R. Boyd’a devralmıştır. Son İnsan Hakları ve Çevre Özel Raportörünün güvenli, temiz, sağlıklı ve sürdürülebilir bir çevre için görev ve yetkileri şu şekilde özetlenebilir:
- Birleşmiş Milletler Çevre Programı ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı dahil olmak üzere Hükümetler, ilgili uluslararası kuruluşlar ve hükümetler arası organlarla istişare ve ilgili çok taraflı çevre anlaşmaları, insan hakları mekanizmaları, yerel yetkililer, ulusal insan hakları kurumları, sivil toplum kuruluşları, yerli halklar ve kırılgan durumlardaki diğer kişiler, özel sektör ve akademik kurumlarla insan hakları yükümlülükleri hakkında istişarede bulunmak ve eşgüdüm içinde çalışmak
- Alanıyla ilgili insan hakları yükümlülüklerinin önündeki zorlukların ve engellerin belirlenmesi için çalışmak; bu yükümlülüklerin yerine getirilmesini teşvik etmek ve raporlamak,
- Birleşmiş Milletler Çevre Meclisi’de dahil olmak üzere, görev alanıyla ilgili hükümetler arası konferanslara ve toplantılara katılmak ve katkı sunmak
- Halkın bilinçlendirilmesini sağlamak amacıyla ilgili tüm paydaşlarla işbirliği yapmak, iletişim kurmak ve birlikte hareket etmek
- Tavsiyelerinin yer aldığı yıllık raporunu İnsan Hakları Konseyine ve Birleşmiş Milletler Genel Kuruluna sunmak.
- Ülke ziyaretleri yapmak
***
Raportörler bugüne kadar İnsan Hakları Konseyine, iklim değişikliği, temiz hava, biyolojik çeşitlilik gibi farklı başlıklarda 7, Genel Kurula ise 2 yıllık rapor sunmuşlardır. Ülke ziyareti kapsamında da hükümetlerin daveti üzerine; Kosta Rika, Fransa, Madagaskar, Uruguay, Moğolistan, Fiji ve Norveç olmak üzere toplam 7 ülke ziyareti gerçekleştirilmiştir. Her ülke ziyaretinden sonra kapsamlı bir rapor yazılmaktadır. Raporlarda genellikle; ülkedeki çevre ve insan hakları alanındaki yasal ve kurumsal çerçeve, ülkedeki çevre koşulları, iyi uygulamalar, endişe duyulan konular, sonuç ve öneriler kısımları yer almaktadır.
***
Raporların, ev sahibi ülke açısından olumlu yanı; bağımsız uzmanlar tarafından inceleme yapılması, insan hakları ve çevre bağlamında sorunlu kısımların tespit edilmesi, bu sorunların bertaraf edilmesi için öneri ve tavsiyeler alınmasıdır diyebiliriz. Bu tavsiyeler ülkede, sorunlu alanlarda modernize çalışması başlatmak için lokomotif olarak kullanılabilir.
Ülke raporlarının, dünya açısından önemi ise; eksik ve hatalı kabul edilen uygulamalar ile iyi uygulama örneklerinin global düzeyde bilinirliğinin sağlanmasıdır şeklinde bir yorum yapılabilir.
***
Sonuç olarak, İnsan Hakları ve Çevre Özel Raportörünün çalışmaları, çevreyi insan hakları penceresinden incelemek isteyen herkes için faydalı bir kaynak olarak değerlendirilebilir.